Nice gizler görerek, aşkından geçemedim,
“Hadi gari” desem de, “Yetti gari” demedim.
Dört mevsimin dördü de hasretim sana dedim,
Karanlık gecelerden, varılmaz sabahlardan;
Penceremde çınlayan sel olmuş gözyaşımdan,
Beklenen baharlardan, kara kıştan bahsettim.
Ne dilimden anladın, ne gönlümden, yaremden.
Senden geçersem eğer, geçeceksem bu serden;
Ne kaldı ki ben diye? Geldi işte o zaman,
Geçiyorum bir anlık mevsim gibi kapından…
Geçiyorum ey canım, geçer gibi ca’nından;
Geçiyorum kucakla güllerle sevdalardan,
Yollarına döktüğüm yaşlarla büyütülen,
Sararmış akasyalar, gelin olmuş çamlardan…
Bakarken solgun şaşkın, telaşlanma ardımdan.
Erken açmış yaz gülü, kış ortası kardelen;
Bir göz kırpım zmanda yıldızlar gibi kayan,
Canın ortaya koyup, bir başın alıp giden…
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz