Ulu bir dağ uzanır önümde
Arkamda bıraktıklarım gibi,
Umursamaz geçerim yanından
Önceden yaptığım gibi,
Çok vakit sonra öğrenirim
Bulunur o dağın içinde,
Sırra kadem basmış
Eşsiz bir altın madeni.

Üfül üfül esen rüzgar gemimi
Götürüyor yara yara denizi,
Dalgaların köpüklerine dalmışım
Önümde ufuk çizgisi,
Oradan geçtikten sonra bulmuşlar
Kumların içinde,
İnsanın gözlerini kamaştıran
Parıl parıl inci tanelerini.

Gidiyorum arabamla tıngır mıngır
Dışarda ezilen taşların sesi,
Aniden gözüme takılıyor
Biçimsiz bir taş kesiti,
Yanından geçtikten çok sonra
Bulunuyor taşın değeri,
O aslında atalarımızdan kalma
Ülkemin tarihi eseri.

Hayatım boyunca çok gezdim
Çok gördüm besbelli,
Neler öğrendim neler
Tahmin edemez kimseleri,
Ama yapmak istediğim
Başka birşey vardı ki,
Bir kez daha baktığımda
Değerli birşeyler yakalayabilmekti.

İstanbul – 22.01.07