Tanrıdan istediğim, elimi açtığımda ettigim dua…
Ruh ikizim, can yoldaşım sendin gözümün nuru sendin…
Her yere gittinde güzelim, bir tek bana…
Gelmedin gözbebeğim, göznurum gelmedin…

Su zavallı kalbimin fatihinin sen olduğunu…
Gözünün gördüğünü, gönlünün muradını ben bildim de…
Sensiz gecen her an! bu biçarenin solduğunu…
Bilmedin gözbebeğim, göznurum bilmedin…

Aşkının narıyla için için yandığımı…
Çaresizliğin zirvesinde eriyipte kül oldugumu…
Gözlerime yaş yerine kan dolduğunu…
Görmedin gözbebeğim, göznurum görmedin

Günlerdir elimde kalem sana şiirler yazdigimi…
Güneşin yerine seni koyup, resimler yaptığımı…
Affetsin allahım beni, ikinize birden taptığımı…
Anlamadın gözbebeğim, göznurum anlamadın…

Dört taş, dört duvar, dört yol arasında kaldığımı…
Beni sevip bana koşarak geleceğini sandığımı…
Elimde telefon, odayı dört dönüp, yandığımı…
Hissetmedin gözbebeğim, göznurum hissetmedin…

Bu satırlar çok özel birebir sana yazıyorum sana…
Göznurunda aşık oldu dersin belki Hakan’a …
Iki kelimelik bir cevap ya da kisa bir çağrı bekliyorum anlasana…
Farketmedin gözbebeğim, göznurum farketmedin…