Dışarıda gülleri solduran bir ayrılık
İçimde gidişinden geride kalan bir yalnızlık
Ne kaldı ki senden
Her yanımda sensizliğin çevresinde tutuşan dünya denilen saçmalık
Hüznüme ortak edemedim seni
Bir kez olsun tutamadım yüreğini
Yaptığım kavgalarda seni kaybetmenin acısını düşmanlarımdan çıkardım
Hep düşmanım oldu hep yalnızdım
Unutmadım seni yüzüme karşı söylenen bütün yalanlar gibi
Unutmadım seni unuttum dediğim her şey gibi
Unutmadım ne seni ne de ihanetini
Ölüm ağırlığında yüreğime yüklediğin gözlerini
Dışarıda kavgayı çağıran bir karanlık
Bir de belanın tam ortasına yağan yağmur
Diz çökmüş bir can
Sensizken can da yalan aşk da yalan
Bir ben varım sanki ölümü göze alan
Sen şimdi uzaktasın biliyorum
Uçan kuşların kanat sesleri sana selamım olsun
Rüzgar kulağına fısıldasın seni nasıl sevdiğimi
Unutturmasın beni sana hiçbir şey
Gerekirse resimlerimi yak
Ya da yıldızlara bak
Senin için dizdim gökyüzüne
İsmini haykırdım kapkaranlık gökyüzüne buğulu sesimle
İsmini gökyüzünün tenine kazıdım
Dışarıda karanlığı belli edercesine parlayan yıldızlar
Bir de ağaçlara sığınan kuşlar var
Ağırdan sakince gece çöküyor üstüme
Sanki yolun sonu gelmiş gibi
Sensizliğin son durağı gibi
Ölüm gibi soğuk gece
Kalbim kaçarken vurulmuş bir ceylan gibi titriyor
Korkuyor muyum
Onca ölümüne kavgadan sonra
Onca zifiri karanlık geceden çıktımda
Şimdi ölümün gerçek yüzünden mi korkuyorum
Usulca susuyorum duymasın kimseler diye
Sensizlikten öleceksem başım gözüm üstüne
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz