Seni anımsamak bile
O eski tadı vermez oldu.
Hayat öylesine kuru bir kavram!
Yılların elinden seni kurtaramadım ki
Bunca yıl sonra yan yana gelebilsem..
Mümkün değil, biliyorum.
Mesafeler ve aramızda aşılması güç engeller..
Hangi boyutundasın aşkın?
Dostluk seni sıkar mı?
Karanlık dünyanın kara talihlisi
Bana da mı kapkarasın?
Hani bakışların kalmıştı dikiz aynamda
Yüreğime attığın ikinci oktu..
Seni bir göl başında
Rüyalar aleminde yüzerken buldum..
Fakat, içerinde ateş yoktu..
Sadece dilde, hatırda kalan güzelliğin..
Gönül güzelliğindi…
Fakirdin, gariptin, ezilmiştin…
Hayat, buydu besbelli;
Kimileri baştan ayağa sultan…
Kimilerinin peşinde dertler birer sulta!..
Ben ezilenleri severim,
Yüreğim ezik!..
Ben gönlü yüce insanları severim
Yüreğimde aşk var..
Sana olan ısrarım bundandır,
Kim bilir..
Lakin, elini tutmak isterim, tutamam
Bir günahın başlangıcı dersin!..
Sarılmak isterim sana, hasretle
Öteden beri beklenen
Ta ötelerden birikmiş arzu..
Bu arzuyu görsen erirsin, eriyeceksin..
Bir mum gibi
Sevgilerinle,
Hasretlerinle,
Aşklarınla,
İsyanlarınla…
İsyanlarınla eriyeceksin..
Yüz defa, bin defa kahredeceksin..
Doğduğuna pişman olup,
Yaşadığına kahrolacak,
Günde yüz kere ölüp
Bin kere dirileceksin…
Ne bir el tutacak elini
Ne de sevileceksin…
Sen hayata dargın
Hayat sana bir yük
Canını sinende taşıyacaksın…
Sevmezsen,
Sevildiğini bilmezsen,
Sana gönül açılır da
Sen sevmeyi bilmezsen;
Zaten bir ölüsün!
Yaşasan da… işte öyle
Yaşayacaksın…
20.09.2002
Puan:
Yorumlar
Yorum Yaz